İnsülin Direnci Durumunda Beslenme Destek Programı

Kilo artışının önemli nedenlerinden birisi de insülin direncidir. Öncelikle insülin direncinin saptanması için bir endokrin uzmanına başvurmak gerekir. Tanı konduktan sonra beslenmenin düzenlenmesi gerekmektedir.

 

İNSÜLİN NEDİR?

 

İnsülin pankreastan salgılanan bir hormondur. Kanda glikoz yükseldiği zaman ,glikozun hücre içini  girişini sağlayarak  kan şekeri dengesini sağlar.
İnsülin direnci ise; metabolik bir bozukluğun ilk işaretidir. Direnci tetikleyen ise pankreasın aşırı insülin üretmesi sonucu kanda insülinin aşırı artması, bu “hiperinsülinemi” durumu nedeniyle “hücre düzeyinde” bir insülin duyarsızlığı durumunun oluşması -insülin rezistansı-, neticede de kan şekerinin inip çıkması yani başlangıçta “düşmesi”, zamanla “artması” ve sonra da şeker hastalığının ortaya çıkması sürecinin tetiklenmesidir. 
İnsülin direnci, diyabete giden yolun başlangıç noktasıdır. İnsülin direncinin belirtileri ve yarattığı sorunlar aşamalara göre değişecektir ama ilk işaretler şunlardır: 
Tatlı krizleri, unlu, şekerli, nişastalı besinlere düşkünlük, sık acıkma, gece yemeleri, yemeklerden sonra uyuklama, yorgunluk, terleme, çarpıntı gözlenir.
Açıklanamayan kilo artışı ve kilo vermede zorlanma: İnsülin direnci sorunu yaşayanlar beslenme alışkanlıklarında fazla bir değişiklik olmamasına rağmen kilo artışından yakınırlar. 
Fazla insülin üretimi yağ doku birikimine yol açar. İnsülin direnci olanların olmayanlara göre daha hızlı kilo alışı ve daha zor kilo verişinin altında yatan en önemli neden budur. 
 Adet düzensizliği ve aşırı tüylenme: Adet düzensizliği olan ya da hiç adet görmeyen kadınlar mutlaka insülin direnci yönünden de değerlendirilmelidir. 
Polikistik Yumurtalık Sendromu insülin direnci ile birlikte üretken çağdaki kadınlara adet düzensizliklerinden kilo artışına kadar birçok sorun yaşatır. 
Yüzde ve vücutta olağan tüylenmeden farklı yerde ve miktarda tüylenme artışıdır. 

Özellikle tekrarlayan sivilcelerle birlikte olduğunda insülin direncine yol açar. Polikistik Ove  (Yumurtalık) Sendromu’nun önemli belirtilerindendir.
 Yağlı karaciğer: Sık görülen bir bulgudur. Kilo artışına bağlı olarak karciğerde yağlanma ile sinyal vermeye başlar.
 Açlık -hipoglisemi- atakları: Özellikle unlu, şekerli yiyecekleri, tatlıları, alkol kullanımını takip eden yorgunluk, uyku hali, sinirlilik, yeme-içme krizleri önemli işaretlerdir. 
Hızlı yeme, sık ve çabuk acıkma da önemli belirtilerdir.

 

İNSÜLİN DİRENCİNDE BESLENME PROGRAMI NASIL OLMALIDIR?

 

İnsülin direncinin temel beslenme ilkesi düşük glisemik indeksli besinlerle beslenmektir.
Rafine karbonhidratlar yani işlenmiş karbonhidratlar yerine tam tahıl içeren besinler tercih edilmelidir.
Beyaz ekmek, beyaz un yüksek glisemik indeks içeren besinlerdir. Tam buğday unu-ekmeği, çavdar,yulaf,kepek  ise glisemik indeksi düşük besinlerdir. Beslenmede tercih edilmelidir.
Beslenmede lif oranı arttıkça glisemik indeks azalır.
Karbonhidratların içinde amiloz ve amilopektin denen nişasta grubu bulunur. Amilopektin fazla olan ekmek, patates, beyaz undan yapılan besinler yerine ,amiloz içeren tam tahıllı besinler, kurubaklagiller tercih edilmelidir.
Pişirme şekillerininde glisemik indeksi etkileme durumu vardır. Örneğin makarna 8-10 dk pişirilirsepişirildiğinde glisemik indeks düşüktür. Ancak pişirme süresi uzadıkça glisemik indeks artacağı için uzun süre pişirlmemelidir.
Meyvelerin posa içeriği nedeniyle kendisini yemek daha faydalıdır. Meyvelerin suyu sıkılıp içildikçe  glisemik indeks yükselir.

 

 DÜŞÜK GLİSEMİK İNDEKSLİ DİYETLERİN YARARLARI: 

 

- Kan şekerinin düzenlenmesine yardımcı olur. 

- Kan yağlarının düşürülmesine yardımcı olur. 

- Obezitenin önlenmesine yardımcı olur. 

- Kalp hastalıkları riskini azaltır. 

- Tip 2 diyabet riskini azaltır. 

 

DİYETİN GLİSEMİK İNDEKSİNİ DÜŞÜRMEK İÇİN NELER YAPILMALI;

 

- Günde en az 5 porsiyon sebze ve meyve  içeren akdeniz diyeti modeli benimsenmeli.

- Tam taneli tahıl ürünleri tercih edilmeli. 

- Pirinç yerine bulgur veya kepekli pirinç  tercih edilmeli. 

- Beyaz ekmek yerine tam buğday ekmeği ,çavdar ekmeği,kepek ekmeği tercih edilmeli.

- Meyve suyu yerine meyvenin kendisi tüketilmeli. 

- Kurubaklagiller sıklıkla tüketilmeli (haftada 2-3 kez).    

Bize Ulaşabilirsiniz

Bize mail yoluyla ulaşarak daha hızlı iletişime geçebilirsiniz.